Yıllar önce bir sanayicimiz ile yapmış olduğumuz sohbetin yansımalarının ülkemizde oluşmaya başladığını görmek gerçekten çok güzel. Vizyoner sanayicimiz daha ar-ge merkezleri, tasarım merkezleri, teknoloji transfer ofisleri ortada yok iken sanayi odasına bağlı olan kişilerin faal olanlarından çok cüzi bir miktar talep edilerek bunun bir fonda toplanması ve bu fonun sadece ve sadece gelecekte kullanılacak ürünlerin ar-ge ve tasarımının yapılmasının mümkün olacağını söylemişti.
Bugün www.fongogo.com, www.melekyatirimplatformu.com, https://www.sirketortagim.com gibi uygulamalar aslında yurtdışında yıllardan beri uygulanagelen metotlar. Burada iyi niyete sahip ferdi veya küçük bir kitlenin ticari kaygı baskısıyla fon ayrıdığını görüyoruz. Bu baskı ise başarı şansını azaltmaktadır.
Kitlesel fonlama işçi ve işveren kesimlerinve açık ve sürekli fonlama yapabilecek bir yapıda oluşturulabilirse geleceğin ürünlerini tasarlayabilen bir sermaye ve bilgi birikimi oluşabilir.
Ölümüzdeki yıllarda butür faaliyetlerin büyük bir toplumsal mutabakatla oluşacağını tahmin etmekteyiz. Ülkemizde ar-genin çarpıcı somut sonuçlar ortaya koyamamasının sebebi ana sanayiden bağımsız çalışamayan ve yatırdığından fazlasını kâr ederek geri döndürmeye çalışan bir sermaye yapısından kaynaklanmaktadır.
Ülkemizdeki ar-ge kavramı ana sanayi tekelinden ve kâr-zarar düşüncesi ile hareket etme sarmalından çıkartılarak yapılabilir hale gelmelidir. Üniversitelerin ve Tübitak desteğiyle teknoloji transfer ofislerinin böyle bir yapıya büründüğü düşünülebilir. Fakat buralarda da devlet ataleti ve devlet refleksi ortaya çıkmaktadır.
Sadece somut çarpıcı ar-ge sonuçlarının takip edildiği ve ortaya konulan paranın kâr-zarar hesabının yapılmadığı sürekli beslenen kitlesel fonlar üzerinde düşünmemiz gereken bir kavram olarak ortaya çıkmaktadır.