Türkiye’de ŞER medya ve kalemlerin yürütmeye çalıştığı idrak yönetimi TERÖRE HÜRRİYET hakkının verilmesi üzerinedir. Türkiye’de alanen ve hiç utanılmadan TERÖRİSTE HÜRRİYET istenmektedir.
Cuma gecesi Doğan Medya grubuna ait bir kanalda Beyaz Şov adlı programa bağlanan “Ayşe Öğretmen” filmi tam manasıyla bir tiyatrodur. Meselenin özü genelde üniversite öğrencilerinin katıldığı ve yüksek izlenme oranına sahip bir programda PKK ve TERÖR propagandası yapmaktır.
Şunu kimse unutmamalıdır ki, programın beyni olan REJİ konuşmacının sesini 8 saniye önceden duymaktadır. Ne dediği ve neye hizmet ettiği belli bir konuşmacının sesinin kesilmemesi BİLİNÇLİ ve MAKSATLI bir olaydır. Alkışlatmak ise tarafını seçmektir.
Savcımız şehit edildiğinde Doğan Medyasına bağlanan ve terör sevici sunucunun ağzının payını veren Savcı Sayan’ın yayından alınışını bir zahmet hatırlayın derim. İşlerine gelince konuşmak, konuşturmak serbest işlerine gelmeyince konuşmayı bırakın kelimeler yarıda kesilir.
“Ayşe Öğretmen” filmi kısa metrajlı ve direk hedefe oynayan bir filmdir. Etkilediği kesim genç dimağlardır. MASON ÜSTADI iyi bilir ki, genç dimağları ZEHİRLERSE bir memleketin geleceği zehirlenir.
Ülkenin doğusundan batısına, güneyinden kuzeyine 50000 kişiyi katletmiş bir TERÖR örgütünün TEMİZLEMEYE çalışmak SUÇTUR.
“Ayşe Öğretmen” hadisesine film dedik çünkü devamı bugün gösterime girdi. Önce milyonların izlediği bir programla ortalığı bulandıranlar şimdi 1100 Akademisyenin imzası ile DEVLET TERÖRÜ sona ersin bildirisi yayınladı.
Şu an memleketimizde Böl-Parçala-Yönet stratejisinin değişik versiyonu Algı oluştur-Suçla-Yık sahne almış durumdadır.
Peki kimmiş bu 1100 akademisyen? İçlerinde maç sonucuna göre Cumhurbaşkanı’nı suçlayacak IQ seviyesine sahip Koray’da var.
Aslında kim oldukları ve ne yaptıkları mühim değil, mühim olan bu 1100 akademisyeni organize eden aklın varlığıdır.
Daha önceki yazılarımda hep yazdım. Çöreklendikleri Üniversite, STK, Meslek Odaları gibi birçok yapı mevcut. Sadece düğmelerine basılma sırasını bekliyorlar. Ben derim ki, tek tek tespit edilip görevlerine son verilmelidir. Terörü savunmak HÜRRİYET değil HÜRRİYET BUDALALIĞIDIR.
İsmi geçen Ayşe Öğretmen yada 1100 akademisyen İngiltere’de, ABD’de, Almanya’da TERÖRÜ destekleyen bir kelime dahi kullanamazken bu CAHİL CESARETİ nereden gelmektedir?
Ankara Garındaki Terör saldırısından 5 dk sonra devleti suçlu ilan eden kafa ile Ayşe Öğretmen ALGISINDAN sonra bildiri yazan kafa aynı merkeze bağlıdır.
Şehit savcımız Selim Kiraz’ın fotolarını paçavrasına manşet yapanın, DHKP-C’yi açıktan destekleyen çalışanına sadece kafa izni verenin, Heklendik deyip HDP’ye oy isteyenin, teröristin elindeki silahı SAZ ile kamufle edenin, şov programında PKK neşriyatı yapanın VELHASIL BÜYÜK BAŞIN kellesini almazsan daha çok piyona soruşturma açarsınız efendiler!
Şunu unutmayın ki “Hürriyet” kelimesi Mason Üstatları tarafından milletlerin damarına zerkedilmiş, manası değiştirilmiş bir zehirdir. Bu kelimenin arkasına saklanarak nice milleti ve devleti yok etmişlerdir.
Hürmetler…