Allahü teâlâ doğru yolda olan bir topluluğun içine şeytanın girmesini yasaklamıştır. Bu topluluğun içine şeytan giremez. Onları bozamaz…
Dinimizde birlik ve beraberlik içinde olmanın yeri çok önemlidir. Devletimizin güçlendiği, milletimizin birlik beraberlik içerisinde olduğu zamanlara hep fitneciler ortaya çıkarlar. Vatan ve millet düşmanlarının oyununa gelen kimseler, böyle fitneye alet olabilir. Hadis-i şeriflerde mealen buyuruldu ki:
(Toplulukta, birlik ve beraberlikte rahmet var, ayrılıkta ise azab-ı ilahi vardır.) [Beyheki]
(İki kişi bir kişiden, üç kişi iki kişiden hayırlıdır. O hâlde birlik olun!) [İ. Asakir]
Hangi iş olursa olsun, toplulukla birlik ve beraberlik içinde hareket etmekte çok faydalar vardır. Atalarımız, “Sürüden ayrılanı kurt kapar” buyurmuşlar. Kurt, çobanı olan sürüye saldıramaz. Sürüden ayrılan yanar. Peygamber efendimiz, (İnsanın kurdu şeytandır) buyuruyor. Eğer topluluktan ayrılırsak, ayrı düşersek, bizi de o şeytan kapar. Allahü teâlâ doğru yolda olan bir topluluğun içine şeytanın girmesini yasaklamıştır. Bu topluluğun içine şeytan giremez. Onları bozamaz; çünkü hepsi aynı şeyi düşünüyor, hepsi aynı şeyleri paylaşıyorlar. Eğer içlerinden bir tanesi farklı düşünürse, farklı konuşursa, şeytan gider ona bulaşır. Nasıl ki sürüden ayrılan koyunu kurt kaparsa, bir topluluktan ayrı olanı da şeytan kapar. O da artık o insanlara karşı kötü düşünmeye, tenkit etmeye yani muhalefete başlar. Muhalefetle kalsa yine iyi, bu sefer, bir müddet sonra, her şeyini borçlu olduğu o kapıya düşman olmaya başlar. Düşmanlığı öyle artar ki; sonunda bu düşmanlık din düşmanlığına dönüşür. Allahü teala muhafaza eylesin!
(İki kişi bir kişiden, üç kişi iki kişiden hayırlıdır. O hâlde birlik olun!) [İ. Asakir]
Hangi iş olursa olsun, toplulukla birlik ve beraberlik içinde hareket etmekte çok faydalar vardır. Atalarımız, “Sürüden ayrılanı kurt kapar” buyurmuşlar. Kurt, çobanı olan sürüye saldıramaz. Sürüden ayrılan yanar. Peygamber efendimiz, (İnsanın kurdu şeytandır) buyuruyor. Eğer topluluktan ayrılırsak, ayrı düşersek, bizi de o şeytan kapar. Allahü teâlâ doğru yolda olan bir topluluğun içine şeytanın girmesini yasaklamıştır. Bu topluluğun içine şeytan giremez. Onları bozamaz; çünkü hepsi aynı şeyi düşünüyor, hepsi aynı şeyleri paylaşıyorlar. Eğer içlerinden bir tanesi farklı düşünürse, farklı konuşursa, şeytan gider ona bulaşır. Nasıl ki sürüden ayrılan koyunu kurt kaparsa, bir topluluktan ayrı olanı da şeytan kapar. O da artık o insanlara karşı kötü düşünmeye, tenkit etmeye yani muhalefete başlar. Muhalefetle kalsa yine iyi, bu sefer, bir müddet sonra, her şeyini borçlu olduğu o kapıya düşman olmaya başlar. Düşmanlığı öyle artar ki; sonunda bu düşmanlık din düşmanlığına dönüşür. Allahü teala muhafaza eylesin!
Birlik ve beraberliğimize zarar verirsek, bozarsak, işte o zaman kaybedenlerden oluruz. Peygamber efendimiz (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:
(Şu üç şeyi yapanlar, her işte başarılı olurlar: 1- Yapacakları her işi Allah rızası için yaparlarsa. [İnsan ya Allah rızası için yapar, ya da nefsin arzusu için yani insanların rızası için yapar. İnsanların rızasını Allahü teâlânın rızasına tercih edenleri, Cenab-ı Hak insanlara bırakır; ama insanların rızasını değil de, Allahü teâlânın rızasını tercih edenleri kendi himayesine alır. Kim Allah içinse, Allah da onun içindir.]
2- Birlik ve beraberlik içerisinde olursa. [Vücutların yan yana olması demek değildir. Kalplerin beraber olması, hedeflerin ortak olması demektir.]
3- Doğrudan hiç ayrılmazlarsa.)
Demek ki, doğrudan ayrılmayarak, birlik ve beraberlik içinde, yapılacak işleri Allah rızası için yapanlar, her işte başarılı olurlar…
2- Birlik ve beraberlik içerisinde olursa. [Vücutların yan yana olması demek değildir. Kalplerin beraber olması, hedeflerin ortak olması demektir.]
3- Doğrudan hiç ayrılmazlarsa.)
Demek ki, doğrudan ayrılmayarak, birlik ve beraberlik içinde, yapılacak işleri Allah rızası için yapanlar, her işte başarılı olurlar…
Ahmet Demirbaş