“Özyönetim” lakırdısı, 17-25 Aralık Darbe sürecinde sosyal medyadan “Hırsız” idrakini yönetenlerin desteklediği ve destekleyeceği bir projedir.
Birileri ÖZYÖNETİM diyecek, diğerleri el altından destekleyecek, birileri de memleketin sokaklarında GÜYA bir DİKTATÖRE karşı ayaklanan insan fotoğrafını bütün dünyaya servis edecekti. Lakin olmadı.
Hatta HENDEKÇİLERİ destekleyecek bir TERÖR teşebbüsüne geçen hafta itibari ile Ankara Emniyeti başarılı bir operasyonla mani oldu.
Alınan bilgilere göre teröristler Kızılay Meydan’ında bir katliam planlamaktaydı. Teröristlerin Suriye’den geldiği bilgisi mevcut.
Soru şu: Eğer bu teröristler yakalanmasaydı ne olurdu?
Önce ÖZYÖNETİM bataklığına saplanmış devşirme Eşbaşkan saldırının 5. dakikasında Hükümeti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı suçlayan açıklamalar yapacaktı. Büyük ihtimal konuşma metni bile hazırdı. Hatta hangi gazetede kim ne yazacak o da belliydi. Manşetinden Cumhurbaşkanına SÖVEN paçavranın neler yazabileceğini bir düşünün derim.
Eğer böyle bir saldırı olsaydı HENDEK FARELERİNİ haklı çıkaracak yazılar ve malumatlar medyanın her yerinden fışkıracaktı.
Peki saldırıya mani olunduğuna göre şimdi ne olur?
En ufak tabiri ile YUTKUNDULAR. Kelimeler boğazlarına takıldı kaldı.
“Bizi GES’ten mi dinliyorlar” diye hayıflananlar oldu. Sen içinde bulunduğun Devleti MUZ CUMHURİYETİ sanırsan sonunda böyle olur.
Hendekçilerin sonu geldi. Siyasi ve silahlı kanadı sona yaklaştı. Kürt kardeşimiz artık HDP’yi GIYABINDA kapatmış durumda.
Fakat mesele HDP değildir. HDP’yi kapatmak çözüm değildir. HDP bir parti ismi altında örgütlenmiş, Kürt ve İnsanlık düşmanı, taşeron bir TERÖR örgütüne sırtını yaslamış, ne olduğu belli bir yapıdır. Peki ya memleketin içine çöreklenmiş gerek STK kimliği gerek Meslek odası kimliği ile ZEHİR NEŞREDEN yapılar ne zaman kapatılır?
Hürriyet kelimesinin arkasına sığınıp her türlü EDEPSİZLİĞİ yapanlar HENDEK kazanların resmen ocağı durumundadır. Bu yapılar içinde resmen besleniyor ve büyütülüyorlar. Sonra bir bakmışsın SÖZCÜ içinde bir bakmışsın HENDEKÇİ belediyeler içinde istihdam ediliyorlar.
Velhasıl HDP kapanmış, kapanmamış pek bir EHEMMİYETİ olmaz. Zira bunların yuvası malum STK ve Odalardır. Bugün aynı şey gazete olduğu İDDİA edilen SÖZCÜ için geçerlidir. İstediğiniz kadar hukuki ceza kesin ya da tazminat cezası verin BATAKLIK BATAKLIKTIR.
Hepimiz gayet iyi biliyoruz ki, bahsettiğimiz yapı memleketin sanayisinde, büyük holdinglerinde konuşlanmıştır. Bugün ODTÜ’de cereyan eden hadiseye kızıyoruz peki kaç kariyerin SANAYİ içinde namaz kıldığı için, az muhafazakar olduğu için harcandığını biliyor muyuz?
Kaç kişinin SOYUNMA ODALARINDA, KARANLIK MERDİVEN ALTLARINDA namazlarını kıldığını biliyor muyuz?
ODTÜ’de olan biten sadece BATAKLIK canlılarının su yüzüne çıkmasıdır.
Nereden bakarsanız bakın ve ne düşünürseniz düşünün FETÖ bir ihanet şebekesidir. Müslümanları sırtından bıçaklamıştır. Fakat FETÖ kadar ODTÜ’de namaz kılanı darp eden de aynıdır. İki yapıda temelde aynıdır. İkiside İSLAMİYETİ yıkmak, yakmak, içini boşaltmak için çalışmaktadır.
Şahsım adına 28 Şubat sürecinde ve öncesinde MÜSLÜMAN millete eziyet edenlerin sırf FETÖ yüzünden SUÇSUZUZ tavırı midemi bulandırmakta…
Bugün SÖZCÜ, ODTÜ içindeki MALUM yapı, FETÖ ve HDP yaptığı herşeyle millete ve İSLAMA karşıdır.
Millet olarak bu yapıların bazılarını GIYABINDA kapattık kimisini GIYABINDA tutukladık. Lakin bataklığın HAKİKİ MANADA kurutulması gerekmektedir.
Hürmetler.