Rus savaş uçaklarının Suriye’de gerçekleştirdiği hava saldırıları, terör örgütü DAEŞ, PYD ve Esed rejiminin muhalif gruplara karşı işlerini kolaylaştırıyor.
Rus savaş uçaklarının Suriye’de gerçekleştirdiği hava saldırıları, terör örgütü DAEŞ, PYD ve Esed rejiminin muhalif gruplara karşı işlerini kolaylaştırıyor.
Ruslar, İdlib kırsalında ılımlı muhalif karargahlarına da saldırarak buralarda DAEŞ’in olduğu ileri sürmüştü ki; sonradan bu bölgede terör örgütü elemanlarının olmadığı anlaşıldı. Rus savaş uçakları daha sonra Halep’in güney kesimlerinde İran, Irak ve Hizbullah milislerinin desteklediği Esed güçlerine hava desteği verdi. Rejim askerleri, bu sayede Eys ve Hadır beldelerinin kontrolünü muhaliflerden aldı.
Lazkiye’nin kuzeyinde Bayırbucak Türkmen bölgesini hedef seçen Rus uçakları, burada da aynı yöntemi izleyerek, Esed’e alan hakimiyeti kazandırdı.
Rusların bu hamleleri sadece Esed rejimine değil, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’ye de yaradı. Hava saldırıları bu kez Halep’in kuzeyinde Deyr Cemal, Şevağra ve Malikiye beldelerindeki cephe hattına yöneldi. PYD, bu sayede bölgede ilerledi.
Suriye’de DAEŞ ile mücadele ettiğini açıklayan Rusya, Halep’e bağlı Mari ilçesi ve Soran beldesi yakınlarında, terör örgütünün saldırılarına maruz kalan muhaliflerin cephe hatlarına da hava saldırıları gerçekleştirdi. Rusya’nın bu bombardımanı da terör örgütü DAEŞ’e bu bölgelerde alan hakimiyeti kazandırdı.
Kel Cibrin, Kafra ve İhris’i de bombalayan Rus savaş uçakları, hem insani yardım hattını hedef aldı hem de muhaliflerin Esed rejimi ve DAEŞ karşısındaki ilerleyişini durdurdu.
“Yapbozun son parçası”
Güney Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (GASAM) Başkanı Ali Şahin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Suriye krizinin son zamanlarda özellikle Türkiye’nin sınırlarına doğru yoğunlaştığını söyledi.
Suriye’deki savaşı Cerablus’tan başlayıp batıya doğru kaydırılmasının altında yatan bazı nedenler olduğunu vurgulayan Şahin, şöyle konuştu:
“Aslında bu, Türkiye’nin Ortadoğu ile temasını kesmek ve sınırımız boyunca uzanan bir Kürt koridoru oluşturmak isteyenlerin bu hedeflere ulaşmak için tamamlamak istedikleri yapbozun son parçası. Aslına bakarsanız, Ortadoğu’da verilen savaşların kökeninde ‘Türkiye’nin önünü kesme ve durdurma’ hesapları yatmaktadır.”
Şahin, birilerinin 100 yıl aradan sonra Türklerin Ortadoğu’ya siyasi, kültürel ve fiziki anlamda yeniden girmesini, söz sahibi olmasını istemediğine dikkati çekti.
“DAEŞ, Esed rejimi, PYD ve Ruslarla savaşıyoruz”
Özgür Suriye Ordusu’na (ÖSO) bağlı Şam Cephesi basın sorumlusu Ebu Mahmud Nasır ise muhaliflerin şu anda 4 ayrı unsura karşı mücadele ettiğini dile getirdi.
Rusların Suriye’ye gelmesiyle ülkedeki dengelerin değiştiğini anlatan Nasır, “İşin doğrusu biz DAEŞ, Esed rejimi, PYD ve Ruslarla savaşıyoruz. Buna İran’ı da ilave edersek, işimizin ne kadar güç olduğu anlaşılmış olur. Özellikle Rus hava saldırıları, DAEŞ, Esed ve PYD’ye yarıyor. Hep biz ve sivil insanlar hedef alınıyor” şeklinde konuştu.
“Ruslar havadan destek sağlıyor”
Terör örgütü DAEŞ militanları tarafından döşenen mayına basarak yaralanan ve Kilis’te tedavi altına alınan Suriyeli Mahmut Ömer de Rus savaş uçaklarının asıl hedefinin DAEŞ değil, bulundukları bölgeleri terk etmeyen siviller olduğuna işaret etti.
Esed rejiminin DAEŞ ve PYD ile de iş birliği yaptığını savunan Mahmut Ömer, “Şimdi işin içine Ruslar da girdi. Rus uçakları son günlerde Halep’in kuzeyinde sivil yerleşim birimlerini vurmaya başladı. Geçtiğimiz hafta DAEŞ, PYD ve rejim, ÖSO kontrolündeki Halep’e bağlı İhris ile Kafr Nasih köylerini kuşattı. Rus savaş uçakları da bu 3 gruba havadan destek sağladı” dedi.
AA’dan derlenmiştir